”Arzu, kendisiyle dopdolu olan bir varlığın artık kendisine doyup başka biri olmayı istemesinin hareketi olarak belirir.
Varlığın bir kusurundan değil onu kendinden geçiren, fazlalığından kaynaklanır.
Arzu, dopdolu bir şekilde var olabilmek için hiçlikten ortaya çıkan varlık olarak insanın özünü açığa vurur.
Ben’imdir arzunun o belirsiz nesnesi. Beni istekleri karşılık gelen nesneleri üretmeye iten tikel arzularla aslında ben kendimi üretirim ve kendi özümü ifade ederim.
Arzu, kendi yapısının içkin dinamizmi sayesinde etkin ve üretken olan insanın özüdür.
Arzu kendi kendisinin nesnesidir ve bir şeyi olduğu kadar bir insanı da üretmeye katkıda bulunur.
Arzu insanı yaratırken kendini de yaratır”
Arzu, Chantal Jaquet, çeviri: Ece Durmuş, Otonom Felsefe, Otonom Yayınları
Anahtar Kelimeler: Lacan, Spinoza, Freud, Deleuze, eksiklik, fazlalık, şile, kadıköy, moda, moda psikoterapi, moda psikiyatri