Yaşamı tehlikeye sokan bir durumla karşılaşıldığında beden kendisini korumaya almak adına korku anlarında tetiklenen bir dizi reaksiyon gerçekleştirir. Panik atak kalbin hızlı çarpmasına, hızlı nefes almaya, vücuttaki kan dağılımının değişmesine bağlı derinin bembeyaz olmasına, ağız kuruluğuna, karında kramplara neden olabilir.
Beden tehlike anında yaşamsal organlara giden kan miktarını artırmaya çalışmaktadır.
Panik ataklar herhangi bir tehlike anında ortaya çıktığı anda bu olağan bir durum olarak karşılanabilir.
Fakat bazen panik ataklar ortada herhangi bir neden yokken de ortaya çıkabilir.
İnsanların üçte biri 1 yıl içinde en az bir tane panik atak geçirir.
Her panik atak doğrudan panik bozukluğu tanısı koydurmaz.
Panik atak, aniden ortaya çıkan ve genellikle birkaç dakika süren, şiddetli bir kaygı ve korku durumudur. Panik ataklarının belirtileri ani ve yoğun bir şekilde ortaya çıkar, bu da kişinin normal aktivitelerini sürdürmesini zorlaştırabilir. Panik ataklarını yaşayan kişiler sıklıkla "ölüyormuş" veya "çıldırmış" gibi hissederler.
Panik ataklarının belirtileri şu şekillerde ortaya çıkabilir:
Fiziksel Semptomlar:
Duygusal Semptomlar:
Diğer Belirtiler:
Panik ataklarının tetikleyicileri kişiden kişiye değişebilir ve belirli durumlar, ortamlar veya düşünceler panik ataklarını başlatabilir. Panik ataklarının nedenleri genellikle karmaşık bir etkileşim içerir; genetik yatkınlık, biyolojik faktörler, stres, travma ve çevresel etkenler bu durumda rol oynayabilir.
Bir kişi nadir panik ataklar yaşayabilirken, panik bozukluğu adı verilen bir durumda, kişi tekrarlayan panik atakları ve bu ataklar nedeniyle yaşanan anksiyete durumlarına sahip olabilir. Panik ataklarının sürekli tekrarlaması veya kişinin yaşamını ciddi şekilde etkilemesi durumunda, bir uzman psikiyatrist veya psikologdan yardım almak önemlidir.