Panik Bozukluğu her yaşta başlayabilir ama sıklıkla geç ergenlik ve erken yetişkinlikte gözlenir.
Hastalığın seyri kişiden kişiye göre değişir.
Hastalığın takip çalışmalarında %30-40 ında belirtilerin kalmadığı, %50sinden belirtilerin yaşamın akışını etkilemediği bildirilmiştir.
%10-20 de belirtiler devam etmektedir.
Bu sayısal verilere rağmen unutulmamalıdır ki hastalık yoktur, hasta vardır.
Tedavi de, süreçte biriciktir; herkesin hastalığı yaşaması birbirinden farklıdır.
Genelde ilk panik ataklar felaket senaryoları şeklinde yorumlanır ama zamanla kişiler panik atağın nasıl bir şey olduğunu öğrenir.
Panik bozukluğu kaçınma davranışlarıyla pekişebilir.
Tedavi süreci bireyseldir ve kişinin semptomlarına, yaşam tarzına ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Tedavi genellikle zaman içinde semptomları kontrol altına almayı ve kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyen panik ataklarını azaltmayı hedefler.
Panik bozukluğu ile yaşayan kişilere, bir uzman psikiyatrist veya psikolog tarafından uygun bir tedavi planı oluşturulması önerilir. Tedaviye erken başlamak, semptomların kontrol altına alınmasına ve yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olabilir.
Kişi panik atak yaşayabileceğini düşündüğü ortamlardan kaçınır, trene toplu ulaşım araçlarına binemeyebilir, sinema tiyatro gibi toplu etkinliklere katılamayabilir.
Rahatsızlık kaçınma davranışlarıyla agorafobiyle komplike olabilir.
Bu süreçte ilaç tedavisi ve tekrarları engellemek için psikoterapi etkindir.
Panik bozukluğu, tekrarlayan anksiyete ataklarına yol açan bir psikiyatrik durumdur. Bu ataklar genellikle beklenmedik bir şekilde ortaya çıkar ve şiddetli fiziksel ve duygusal semptomlara neden olabilir. Panik bozukluğunun seyri bireyden bireye farklılık gösterebilir, ancak genellikle tedavi edilebilir bir durumdur.
Panik bozukluğu olan kişilerde sık sık panik ataklar meydana gelir. Bu ataklar, şu semptomları içerebilir:
Panik atakları genellikle birkaç dakika sürebilir, ancak semptomlar çok yoğun ve korkutucu olabilir.
Tedavi açısından, panik bozukluğu genellikle bilişsel-davranışçı terapi (CBT) ve ilaç tedavisi ile ele alınır. Bilişsel-davranışçı terapi, düşünce ve davranışları değiştirmeye odaklanan bir terapi türüdür. Panik bozukluğu tedavisinde etkili olduğu kanıtlanmış bir yöntemdir. Ayrıca, antidepresan ilaçlar ve anksiyolitikler gibi ilaçlar da belirli durumlarda kullanılabilir. Altta yatan ilişkisel ve yaşamsal sorunların ele alınması için psikodinamik psikoterapiler ve varoluşçu psikoterapi gibi yöntemler ve grup terapileri kullanılabilir.
Tedavi süreci bireyseldir ve kişinin semptomlarına, yaşam tarzına ve genel sağlık durumuna bağlı olarak değişebilir. Tedavi genellikle zaman içinde semptomları kontrol altına almayı ve kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyen panik ataklarını azaltmayı hedefler.
Panik bozukluğu ile yaşayan kişilere, bir uzman psikiyatrist veya psikolog tarafından uygun bir tedavi planı oluşturulması önerilir. Tedaviye erken başlamak, semptomların kontrol altına alınmasına ve yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olabilir.